Mersin Escort Ajanslarından ucuz hizmetler bulmak pek çok kişi için önemli bir konudur. Mersin Rus Gecelik Partner, Mersin ve çevresinde yaşayan beylerin dikkatini çeken popüler bir terim haline gelmiştir. Mersin Escort Elif’in fiyatları genellikle saatlik veya gecelik olarak değişmektedir. Rüya gibi bir gece geçirmek isteyen beyler için gecelik hizmet sunmakla birlikte, masaj hizmetlerimle stresinizi ve yorgunluğunuzu unutturabilirim. Benim gibi farklılık isteyen erkekler gördükçe arzum paralel olarak artış gösteriyor. Ayhan Akça ve Ziya Bandırmalıoğlu’nun çocuklarının İstanbul’da bir gazinoda 03.09.1995 tarihinde yapılan sünnet düğününde, dosyada mübrez davetiye ve fotoğraflarda da görüleceği üzere, Abdullah Çatlı, İbrahim Şahin ve iddianamede adı geçen polis memurları sanıkların birlikte oldukları görülmektedir. Tüm bu delille ve belgeler birlikte nazara alındığında, haklarında iddianame ile dava açılan bu kişilerin birçok olayda isimlerinin birlikte geçtikleri görülmektedir. Ayrıca, İbrahim Şahin’in koruma görevlisi olan Ayhan Akça’nın, yurtdışında uyuşturucudan elde edilen parayı ülkeye getirdiği sırada yakalanan Dilek Örnek hakkında İst.DGM.’ne açılan davada da sanık bulunduğu yukarıda ayrıca izah edilmiştir. Bu silahlardan ve mermilerden bir bölümünün özel Harekat Daire Başkanlığı kaynaklı oldukları ve 1993-1994 yılları itibariyle Emniyet Genel Müdürlüğünde kuvve kayıtlarında bulunmaları gerektiği tesbit edilmiştir. Emniyet Genel Müdürlüğünden, Susurluk kazası neticesinde ele geçen tüm silahlar hakkında 26.1.1997 tarih ve 026292 sayılı yazı ile bilgi ve belgelerin gönderildiğinin belirtildiği ve 11.11.1996 gün ve 3531 sayılı Daire Başkanı imzalı yazıda da A92571 V seri nolu 22 cal. Devlette görevli bazı kişilerin Özel Harekat Daire Başkanı İbrahim Şahin’den talimat aldıkları ve bunun İçİşleri Bakanı dahil bir takım yüksek yerlerin bilgisi dahilinde olduğu söylenmektedir.“ şeklinde iddia edilen hususlara yer vermişlerdir. Trafik kazası ile ilgili olarak Hz/1996/949 sayılı soruşturmanın devam etmekte olduğu, hususlarının fezlekede yer aldığı incelenmiştir. İlgi yazıda bahsi geçen diğer Mehmet ÖZBAY ya da Abdullah ÇATLI isminde bir şahsın adı geçen ihale ile herhangi bir ilgisi bulunmadığı, ayrıca gerek ihale öncesi gerekse de ihale safhasında adı geçen şahsın BOTAŞ Genel Müdürlüğü ile herhangi bir münasebeti veya teması da olmadığı, Susurluk’ta meydana gelen trafik kazası sonrasında adı geçen şahsın BOTAŞ’tan ihale aldığı yolunda bazı haberlerin birtakım basın organlarında yer alması üzerine Genel Müdürlüğümüzce adı geçen konuda ciddi tetkikler yapıldığı, bu incelemeler sonucunda Mehmet ÖZBAY isimli şahsın; BOTAŞ’da yapılan ihaleden 5-6 ay sonra sözkonusu BAYSA A.Ş. İddia, savunma, Ankara 4. Kolordu Komutanlığı Nezdinde Kurulan Sıkıyönetim I Numaralı Askeri Mahkemesinin 1984/55 Esas numaralı dava dosyası içeriği, yeminli tanık ve katılanların anlatımları ile dosyadaki diğer tüm kanıtların objektif ve kül halinde değerlendirilmesinden Bahçelievler 15. Sokak No:56/2’deki evde oturan maktüller Serdar Alten, Hürcan Gürses, Efraim Ezgin, Osman Nuri Uzunlar, Latif Can, Salih Gevenci, Faruk Ersan’ın olay günü evlerine baskın yapılarak ellerinin arkadan bağlandığı ve eter koklatılmak suretiyle bayıltıkları maktüllerden Salih Gevenci ile Faruk Ersan’ın bir abrabaya konularak Eskişehir Yoluna götürülüp orada başlaarına kurşun sıkılmak suretiyle öldürüldükleri, daha sonra evde kalan maktüllerden Osman Nuri Uzunlar’ın boğularaka, Hürcan Gürses, Efraim Ezgin, Latif Can ve Serdar alten’inde baş ve göğüs kısımlarına tabanca ile ateş edilerek maktüller Hürcan Gürses, Latif Can ve Efraim Ezgin’in evlerinde öldürüldükleri, Serdar Alten’in ise ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmasını müteakip 17.10.1978 tarihinde hastanede ölmesi suretiyle 7 kişinin katledilmiş oldukları Semiha Üstündağ adındaki tanığın yolda tesadüfen gördüğü iki genç arasındaki konuşmalarında birinin diğerine “tamam mı” diye soru sorması üzerine ötekinin “5-6-2 tamam reis” şeklinde cevap vermesi ve bu gördüklerini bir aile toplantısında polis memuru Recep Okay’a anlatması, katliam olayının gerçekleştiği ev numarasının 56/2 olması nedeniyle Recep Okay’ın öldürülme hadisesi ile ilgili o gençlerin aralarındaki konuşmaları irtibatlandırarak durumu mesai arkadaşı Selami Ünal’a bildirdiği, Selami Ünal’ında Recep Okay’dan aldığı bilgileri Ankara Emniyeti 2.Şubesinde katliam olayını soruşturmakla görevli komiser dürüst Oktay’a anlatmasını müteakip Semiha Üstündağ’a fotoğraflar göstermek suretiyle o konuşan şahıslardan birinin Duran demirkıran olduğunu saptaması, Duram Demirkıran’ın ise bahçelievler bölgesinde ülkücü görüşün ileri gelenlerinden olması nedeniyle gözaltına alınarak yapılan sorgulamasında olayda adres tesbiti ve gözcülük yaptığını, yakında Ömer Özcan’ın olduğunu söyledikden sonra soruşturma derinleştirilmiş sanıklar Haluk Kırcı, Ahmet Ercüment Gedikli, Ömer Özcan, Duran Demirkıran, ibrahim Çiftçi, Ömer Yavuz Hacıömeroğlu, Abidin Şahiner, Mehmet Kundakcı ve Kadir Temir haklarında Ankara Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığının 30.7.1979 gün 1979/597 Esas, 1979/1061 iddianame sayılı iddianemesi ile kamu davası açılmıştır